RÜZGAR SANTRALLERİ
RÜZGAR SANTRALERİ
Havanın bir akışkan olduğunu hayal etmek oldukça zor. Çünkü hava görünmez. Sıvılardan farklı olarak hava daha çabuk hareket eder ve bulunduğu ortamın her yerini kaplar. Havanın hızlı yer deştirmesi ile içindeki parçacıkların hareketi de hızlı olur. Havanın bu özelliğini kinetik enerjiye dönüştürme işlemineRüzgar Enerjisi adı verilir.
Aynı mantıkla su gibi sıvı maddelerin yer değiştirme özelliğini kullanarak enerji elde
etmeye de hidro elektrik adı verilmektedir ve üretilen merkeze (HES) Hidro Elektrik Santrali denir. Rüzgar enerjisinden elektrik üreten merkezlere de Rüzgar Santrali denilmektedir.
etmeye de hidro elektrik adı verilmektedir ve üretilen merkeze (HES) Hidro Elektrik Santrali denir. Rüzgar enerjisinden elektrik üreten merkezlere de Rüzgar Santrali denilmektedir.
Rüzgar, atmosferdeki havanın dünya yüzeyine yakın, doğal yatay hareketleridir. Hava hareketlerinin temel prensibi, mevcut atmosfer basıncının bölgeler arasında değişmesidir. Rüzgar, alçak basınçla yüksek basınç bölgesi arasında yer değiştiren hava akımıdır, daima yüksek basınç alanından alçak basınç alanına doğru hareket eder. İki bölge arasındaki basınç farkı ne kadar büyük olursa, hava akım hızı o kadar fazla olur.
Rüzgar Santralleri kurulduktan sonra pervaneler rüzgarın (havanın) hareketiyle bağlı oldukları şaftı döndürür. Uygun bir jeneratör ile de hareket enerjisinden elde edilmiş olan mekanik enerji, elektrik enerjisine dönüştürülür.


En basit anlamda bir rüzgar türbini 3 bölümden oluşur.
1.Pervane Kanatları:
Rüzgar estiği zaman pervanenin kanatlarına çarparak onu döndürmeye başlar.
Bu sayede rüzgar enerjisi ile kinetik(hareket) enerjisi elde edilmiş olur. Pervaneler rüzgar estiğinde aynı yönde dönecek şekilde tasarlanmışlardır.
Bu sayede rüzgar enerjisi ile kinetik(hareket) enerjisi elde edilmiş olur. Pervaneler rüzgar estiğinde aynı yönde dönecek şekilde tasarlanmışlardır.
2.Şaft:
Pervanelerin dönmesiyle ona bağlı olan şaft da dönmeye başlar. Şaftın dönmesiyle de motor içinde hareket oluşur ve motorun çıkışında elektrik enerjisi sağlanmış olur.
3. Jeneratör(Üreteç):
Oldukça basit bir çalışma yöntemi vardır. Elektromanyetik indüksiyon ile elektrik enerjisi üretilmiş olur. Küçük oyuncak arabalardaki elektrik motoruna benzer bir sistemdir. İçinde mıknatıslar bulunur. Bu mıknatısların ortasında da ince tellerle sarılmış bir bölüm bulunur. Pervane şaftı döndürdüğü zaman motor içindeki bu sarım bölgesi, etrafındaki mıknatısların ortasında dönmeye başlar. Bunun sonucunda da doğru akım (DC) oluşur.
Günümüzde kullanılan rüzgar türbinleri, tarlalarda kullanılan yel değirmenlerinden daha karmaşık bir yapıdadır. Ülkemizde yel değirmenleri pek yaygın kullanılmaz. Şimdi modern rüzgar türbinlerini tanımaya devam edelim.




Modern Rüzgar Türbin Teknolojisi
Rüzgar Türbinleri günümüzde iki farklı tasarımla karşımıza çıkıyor. Bunlardan birincisi üst sağdaki fotoğrafta gördüğünüz gibi dikey eksen etrafında dönebilen tasarım; VAWT’s yani “Vertical Axis Wind Turbine” (Düşey Eksenli Rüzgar Türbini) olarak adlandırılır. Düşey ekseni yere dik olacak şekilde tasarlanmıştır. Daima rüzgarın geleceği yöne göre ayarlanır. Yatay ekseninin rüzgara göre ayarlanmasına gerek yoktur. Genelde ilk hareket olarak elektrik motoruna ihtiyaç duymaktadır. Türbin yardımcı tellerle ekseninden sabitlenmiştir. Deniz seviyesine yakın yerlerde daha az rüzgar aldığından cihazın verimi düşük olmaktadır. Ancak tüm gerekli donanımlar yer seviyesinde olması bir avantaj olsa da, tarım arazileri için olumsuz etkisi fazla olmaktadır. Diğer önemli tasarım ise Yatay Eksenli Rüzgar Türbini (HAWT’s) “Horizontal Axis Wind Turbine” olarak adlandırılır. Dönme ekseni yere paralel olarak tasarlanmıştır. Bir elektrik motoru yardımıyla rüzgar yönüne göre pervanenin yönü ayarlanabiliyor. Yapısal olarak bir elektrik motorundan farklı değildir. Verimli olarak çalışabilmesi için deniz seviyesinden yaklaşık 80 metre yüksekte olması gereklidir.
Rüzgar Türbinini Oluşturan Parçalar
Rotor Blades (Pervane kanatları) : Rüzgarın itme kuvvetinden yararlanarak şaft milinin dönmesini sağlar.
Shaft (Şaft) : Dönme hareketinin üretece iletilmesini sağlar.
Gear Box (Dişli Kutusu) : Pervaneyle şaftın aralarındaki hızı arttırıp, üretece
daha hızlı bir hareket iletilmesini sağlar.
daha hızlı bir hareket iletilmesini sağlar.
Generator (Üreteç) : Hareketten elde edilen mekanik enerjiyi elektrik enerjisine dönüştüren bölüm.
Breaks (Frenler) : Aşırı yüklenme veya herhangi bir sorun olduğunda, pervanenin durdurulmasını ve kilitlemesini sağlar.
Tower (Kule) : Pervane ve motor bölümünün yerden güvenli bir yükseklikte çalışmasını sağlar.
Electrical Equipment (Elektrik Donanımı) : Üretilen elektrik enerjisinin ilgili merkezlere iletilmesini sağlar.
Genellikle rüzgar türbinleri saatte 33 mil hızla döndüklerinde tam kapasite olarak çalışmaktadırlar. Saatte 45 mil (20 metre / saniye) hızına çıktıklarında ise otomatik olarak sistem durmaktadır. Türbinin fazla hızlanması halinde sistemi durduracak birçok kontrol sistemi bulunmaktadır. En genel kullanılan sistem frenleme sistemidir. Pervane 45 mil/saatte hızına ulaştığında dönme işlemini durdurur. Bundan başka diğer güvenlik sistemleri de şunlardır;
|
|

ÜRETİLEN ENERJİNİN HESAPLANMASI Bir rüzgar türbininin ürettiği enerjinin hesaplanması için rüzgarın hızına ve pervane çapına ihtiyaç vardır. Çoğunlukla büyük rüzgar türbinleri saniyede 15 metre hızla dönmektedir. Teorik olarak üretilen enerjinin artması için pervane çapının artması gerekmektedir. Bu da rüzgar türbininin yüksekliğinin de artması anlamına gelir. Bu sayede daha fazla rüzgar alıp daha hızlı bir dönme hareketi sağlanır.
|
Genellikle rüzgar türbinleri saatte 33 mil hızla döndüklerinde tam kapasite olarak çalışmaktadırlar. Saatte 45 mil (20 metre / saniye) hızına çıktıklarında ise otomatik olarak sistem durmaktadır. Türbinin fazla hızlanması halinde sistemi durduracak birçok kontrol sistemi bulunmaktadır. En genel kullanılan sistem frenleme sistemidir. Pervane 45 mil/saatte hızına ulaştığında dönme işlemini durdurur. Bundan başka diğer güvenlik sistemleri de şunlardır;
Açı Kontrolü : Pervane yüksek hızlara çıktığında, üretilen enerji de çok fazla olmaktadır. Kapasitenin üzerine çıkılan durumlarda pervanelerin açılarını değiştirip daha yavaş bir dönme hareketi elde etmek için kullanılır.
Pasif Yavaşlatıcı : Genellikle pervaneler ve motor bloğu sabit bir açıyla ayarlanmışlardır. Ancak rüzgar çok hızlı estiği zamanlarda pervanenin tepe taklak olmasını engellemek için geliştirilmiş bir sistemdir. Aerodinamik olarak rüzgarın tersi yönde pervanenin açısını değiştirip hızın azaltılması sağlanır.
Aktif Yavaşlatıcı : Açı kontrol sistemine benzer bir sistemdir. Üretilen gücün fazla olması durumunda pervane ve motor bloğunun açısını değiştirmeye yarayan sistemdir.
Rüzgar Enerjisi Kaynakları ve Ekonomisi
Genel olarak 50.000 rüzgar türbini, yaklaşık yıllık 50 milyar kilowatt/saat enerji üretir. Tipik büyük bir rüzgar türbini yıllık 5.2 milyon KWh elektrik enerjisi üretir. Yaklaşık 600 hanenin elektrik ihtiyacını karşılayabilir. Günümüzde kömür ve nükleer santraller, rüzgar santrallerinden daha ucuza enerji üretebilmektedirler. O halde neden rüzgar enerjisini kullanalım? Bunun iki önemli nedeni var. Rüzgar enerjisinin “Temiz” ve “Yenilenebilir” özelliklerde olmasıdır. Atmosfere zararlı karbondioksit ve nitrojen gazları salınımı yoktur ve rüzgarın bitmesi gibi bir durum söz konusu değildir. Rüzgar enerjisi her ülkede üretilebilir. Başka ülkelerden enerji transfer etmeye gerek duyulmaz. Ayrıca rüzgar santralleri uzak bölgelere inşa edilip, üretilen enerjinin merkezi yerlere iletilmesi daha kolaydır.
Rüzgar santrallerinin bu yararlarının yanında olumsuz yönleri de vardır. Rüzgar hızı değişkenlik gösterdiğinden diğer enerji santralleri gibi her zaman yüksek verimle çalışamazlar. Rüzgar türbinleri şehirlere yakın bölgelerde oluşturdukları ses kirliliği sebebiyle insanlara, hayvanlara ve doğal yaşama rahatsızlık vermektedir.